Habertürk yazarı Kübra Par, muhalefete yakın bir grup kamuoyu araştırma şirketinin gereksiz bir özgüven ve rehavete neden olduklarını belirterek, ““Ekonomi oyu belirleyen tek motivasyondur” havası yaratıyorlar. İstikrar vadedenin güven yaratacağını görmezden geliyorlar.
Bizim gibi toplumlarda sağ popülizm ve güvenlikçi söylem karşısında demokrasi özgürlük ve adalet vaadinin kaybetme olasılığının çok ama çok güçlü olduğu gerçeğini ıskalıyorlar. En önemlisi de Erdoğan’ın şahsi oy oranı ile AK Parti’nin oy oranı arasındaki makas farkını görmezden geliyorlar.” diye yazdı.
2018’de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ın yüzde 52,59 ile seçildiğinde, AKP’nin ise yüzde 42,56 aldığına işaret eden Par, “HDP’nin yıllarca yüzde 10’u rahatça aşmasının sebebi baraj altında kalma riskini vurgulamasıydı. HDP’li olmayanlar bile sırf baraj altı kalmasın diye stratejik oy kullanarak ona oy veriyordu.
İstanbul’da yenilenen seçimde ilkine kıyasla Ekrem İmamoğlu’nun açık fark artmasının sebebi de sadece seçmen tepkisi değil oy oranının bıçak sırtı olduğunun görülmesiydi.
Muhalefete yakın anketçiler goy goy yapmaktan vazgeçip, parti oyu toplamayı bırakıp Erdoğan’ın kazanma olasılığını gerçekçi biçimde ortaya koysaydı muhalefet bir an önce etkili politikalar geliştirmeye başlardı belki.” ifadelerini kullandı.
Yazının tamamı